Proliferatif tedavi olarak da adlandırılan proloterapi, kronik kas-iskelet sistemi rahatsızlıklarında kullanılan enjeksiyon bazlı bir tedavi türüdür. Tedavi, eklemin bir kısmına, örneğin eklemin iç kısmına veya bir destekleyici tendon veya ligamente, tahriş edici bir çözeltinin tekrar tekrar enjeksiyonunu içerir. Enjekte edilen solüsyon dokuda kasıtlı bir iltihabi süreç başlatır. Böylece fonksiyonel olarak zayıflamış ya da işlevini kaybetmiş dokunun kanlanması artar. Enjeksiyonun yapıldığı bölgeye çeşitli hücreler gelir ve onarım süreci başlatılır.

Proloterapi ile zedelenmiş ya da işlevini yitirmiş eklem, kıkırdak, bağ ve tendonlara bu dokuları yeniden yapılanma ve kendi kendini tamir etme aşamasına sokacak bir sıvı karışımı enjekte edilir. Proloterapi, yaralı bir eklemin yumuşak dokusuna doğal tahriş edici enjekte edilmesi şekilde uygulanır. Tahriş edici enjeksiyonu vücudun iyileşme tepkisini başlatır.

Proloterapi işlem öncesi hazırlık dahil olmak üzere, toplamda 30 dakika veya daha az bir sürede tamamlanır. Lokal anestezi uygulamasından sonra etkilenen bölgelere dikkatli bir şekilde enjeksiyon yapılır. Tedaviden hemen sonra, hasta enjeksiyon yapılan bölgelere ısı paketleri tatbiki ile 10-15 dakika kadar istirahat eder. Isı uygulamasından sonra hasta evine dönebilir.

İşlemden hemen sonra hafif şişlik ve sertlik sık olarak görülen bir durumdur. Fakat bunlar hızlı bir şekilde düzelir ve çoğu insan aynı gün ya da bir gün sonra normal aktivitelere devam edebilir. Bazı hastalarda ise bir haftaya kadar süren morarma, rahatsızlık, şişme ve sertlik görülebilir.

Proloterapi çoğunlukla yaralı eklemleri ve bağları tedavi etmek için kullanır. En sık sırta uygulanır. Ayrıca dizler, kalçalar, omuzlar, diğer eklem ve bağların tedavisinde de proloterapi kullanabilir.

Proloterapinin riskleri cerrahi tedavide görülen risklerden önemli ölçüde azdır. Proloterapi, genel anestezi uygulanmasını ve hastanede yatmayı gerektirmez. İyileşme süresi cerrahiye göre çok daha kısadır ve enfeksiyon ihtimali önemli oranda azdır.